24 Haziran 2020 Çarşamba
13 Haziran 2020 Cumartesi
Kendine Ait Bir Oda
![](https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhsIWqAxOLquHCFZ4B9W_wKvW3i5MOm8-2G9Hms1kN-FL4eVlTxk25b1dxCcBzu3d_-YvMQq__mzZBOmZUcqxaEQ9h8NgM2_gHj716UA4QOTnbUGMWuPoKa2alcYuwucInCzPHZhiW7SqIV/s320/VirginiaWoolf.jpg)
Edebiyat dünyasının feminist bir makalesi olarak adlandırılan Kendine Ait Bir Oda, kadın hareketinin elinden düşürmediği önemli kitaplardan biri olmayı başarıyor. Erkeklerin kadınlara uyguladığı baskının ve her zaman süre gelen “Eşitlik” tartışmasının cevabını tarihten alıntılar yaparak yanıtlıyor.
“Kadın ve edebiyat” arasındaki bağlantıyı kurmaca bir yazıyla ve karakterleriyle anlatan Woolf, kadınların neden daha az şiir yazdığını veya neden erkekler kadar yaratıcı olamadığını anlattığı eserinde, tarihsel süreç içerisinde kadının toplumdaki yerini de ele alıyor. Kadınların dünyasına dair ilginç tespitleri, farklı bakış açılarını içeren eserinde Woolf, odasındaki duvarı verdiği cevaplarla örmeye çalışıyor ve şöyle sesleniyor kadınlara: “Para kazanın, kendinize ait ayrı bir oda ve boş zaman yaratın. Ve yazın, erkekler ne der diye düşünmeden yazın!”
1 Haziran 2020 Pazartesi
Zamanın Melodisi
Zaman kaybetmek, oyalanmak, ertelemek, tembellik, pişmanlık, unutmak, eğlenmek, sıkılmak, hüzün, sigara içmek, hiçlik, kaçmak, rayların ortasında durmuş bir tren, acele etmemek, aylaklık etmek, yürümek, uyumak, uyanmamak, hareket etmemek, kök salmak, oturmak, kadehiyle baş başa, televizyon izlemek, bilgisayarı açmak, hapis, fabrika, uyum, sabotaj, yavaşlamak, aniden durmak, ritim değiştirmek, tatil, arıza yapmak, sahile uzanmak, süzülmek, sörf yapmak, laf olsun diye konuşmak...
Kayıp zaman, çalıntı zaman, öldürülen zaman, eylemsizlik; benim ilgili çekenler işte bunlar. Kayıp zamana övgüler düzmek ve onun farklı hallerini birkaç örnek üzerinden, bir düzene sadık kalmadan, rastgele, her adımda tereddüt eden bir gezginin serbestliği, kayıtsızlığı ve tutarsızlığıyla keşfetmek istiyorum diyor Yazar. Keyifli okumalar.
Arka Kapak
Dünyada bana kalan tek iyi şey, birkaç kez oyalanmış olmaktır.
Yaşam olanca sıradanlığıyla boş vakitlerimizi alır elimizden; hepimiz hayatımızı kazanmak için çalışmak zorundayızdır, düzenin çarkı böyle işler. Hal böyle olunca zaman öldürmek bir tür sabotaja dönüşür. Peki neden konuşmayız kaybettiğimiz zaman üzerine? Neden kelimeler bile kaybettiğimiz zamanı betimlemeye yetmez?
Zamanın Melodisi kayıp zamanı, çalıntı zamanı, öldürülen zamanı ve eylemsizliği el üstünde tutarak hak ettikleri değeri vermeye çalışırken zaman öldürmenin çeşitli hallerini keşfe çıkıyor: Melankoli, eğlence, başarısızlık, ağırdan almak, salınmak, sıkıntı, hayal kurmak, sigara tüttürmek…
"Lakayt olmakla birlikte sorunsuz bir eylemsizlik olan oyalanmanın, kayıp zamanın modern hali olduğu sonucuna vardım. Burton, Pascal ve Baudelaire bu sebeple oyalanmıyordu. Onlar kayıp zamanın eski biçimlerini tasvir ediyordu. Melankoliye kapılmadan, Tanrı'nın varlığı üzerine bahse girmeden, can sıkıntısı çekmeden oyalanmak, bu eylemsizlikte kalmak için makinelerin dünyasında yaşamak ve dolayısıyla da kendini bu zamansallıktan koparmanın önemli olduğunu bilmek gerekir."