31 Mart 2025 Pazartesi

Dağınık Zihinler

Fayda yaratan odak noktası dikkat eksikliği bozukluğu olan nitelikli bir kitap.

Arka Kapak

Çocuklarımızı sevgi dolu bir güven ortamında yetiştirmek için elimizden geleni yapan ebeveynler olarak halihazırda hissettiğimizden daha suçlu hissetmemizin hiç lüzumu yok. İhtiyacımız olan şey daha az suçluluk. Bir de ebeveyn çocuk ilişkisindeki kalitenin çocuklarımızın gelişimi için nasıl kullanılabileceğine dair farkındalığımızın artması. Dağınık Zihinler bu tür bir farkındalığı cesaretlendirmek için yazıldı. Modern psikoterapi deyince dünyada akla gelen ilk isimlerden biri olan Gabor Maté, bu defa dikkat eksikliği bozukluğunu (DEB) odağına alıyor. Kendisi de dikkat eksikliği bozukluğu teşhisi konmuş biri olarak bu konuyu çevreleyen mitin doğrularını ve yanlışlarını ortaya koyuyor. Çocuk gelişiminde ilişki ve güven temelli bir yaklaşımın inceliklerini anlatarak sadece DEB’li çocuğu olan ebeveynlerin ve DEB’li yetişkinlerin değil, her ebeveynin faydalanacağı bir rehber sunuyor.

28 Mart 2025 Cuma

Aklımızda Bulunsun

Şirket içi çalışan diyalogları üzerinden yönetişim stratejilerini de kapsayan keyifli, öğretici bir kaynak kitap.  

Arka Kapak

Yarım yüzyıla yakın bir çalışma, okuma ve düşünme serüveninden sıra dışı saptamalar, anlamlı sorular, kışkırtıcı görüşler… İş yaşamının ana meselelerine hem dünya hem de Türkiye perspektifinden kapsamlı bir bakış… Birçok güncel tartışmaya ve geleceğe ışık tutan, özlü değerlendirmeler…
“Aklımızda Bulunsun” keyifli bir sohbet üslubuyla yazılmış, kişisel anekdotlarla renklendirilmiş, 40 kısa denemeden oluşan bir pusula kitap.
Liderlikten iş ahlakına, şirketlerde mizah kültüründen kapitalizmin geleceğine, karar almada duyguların rolünden özel kesim-devlet ilişkisine, geniş bir konu yelpazesi…
Yarım yüzyıla yakın bir çalışma, okuma ve düşünme serüveninden sıra dışı saptamalar, anlamlı sorular, kışkırtıcı görüşler…
Bülent Eczacıbaşı, her biri dört-beş sayfa uzunluğundaki 40 denemeden oluşan bu yeni kitabında iş dünyası meselelerini, can alıcı noktalarına değinerek, keyifli bir sohbet üslubuyla tartışıyor. Konuları hem küresel hem de yerel boyutlarıyla ele alıyor, kişisel anekdotlarla renklendiriyor. Hepimizin “aklımızda bulunsun” diyebileceği düşünce notlarını bugünün ve geleceğin iş insanlarıyla paylaşıyor.

19 Mart 2025 Çarşamba

Ermişin Bahçesi


Halil Cibran sevgim zaman zaman kitaplarını yeniden okumama ve mevcut koşullarda öğretilerini tekraren düşünmeme sebep oluyor. Keyif alıyorum.

Arka Kapak

Cibran'ın en sevilen yapıtı Ermiş'in devamı olan Ermişin Bahçesi, yazarın ölümünden sonra, 1933'te yayımlandı. Ermiş'in sonunda on iki yılını geçirdiği Orphalese kentinden ayrılarak denize açılan El Mustafa, doğduğu adaya, annesiyle babasının ebedi uykularına daldıkları bahçeye döner. Uzun bir aradan sonra müritleriyle yeniden bir araya gelmiştir. Onlara ayrılıktan, yalnızlıktan, zamandan, insanla insanı, insanla doğayı birleştiren bağlardan söz eder. Sözlerinde mutlu ve aydınlık bir hayatın sırları gizlidir yine.

16 Mart 2025 Pazar

Biraz Daha Düşününce

Kitapta, sadece yönetim guruları, SWOT analiziyle evlenenler, tutku konusunu aldatmaca bulan gençler, kontrolden çıkmış egolar yok; maestrolar, filozoflar, fotoğrafçılar, filantroplar ve kediler de var. Keyifli bir denemeler serisi.

Arka Kapak

İş yaşamında ellinci yılını kutlayan Bülent Eczacıbaşı yeni denemelerini Biraz Daha Düşününce kitabında bir araya getirdi. Kitapta Bülent Eczacıbaşı'nın 2023-24 yıllarında yazdığı, ilk kez yayımlanan 40 kısa denemesi yer alıyor.

Biraz Daha Düşününce, ilk baskısı 2022'de yapılan ve birçok ödül kazanan Aklımızda Bulunsun kitabının devamı niteliğinde. Bülent Eczacıbaşı, yeni kitabında liderlik, motivasyon, müşteri mutluluğu gibi iş dünyasının temel meselelerinin yanı sıra paydaş kapitalizmi, büyüme paradigması, yapay zeka gibi güncel konuları da farklı boyutlarıyla tartışıyor. Aynı zamanda "aptalca sorular sorma", "başarılardan ders alma", "özgünlük krizi" gibi pek değinilmeyen meseleleri gündeme taşıyor.

Kitabın önsözünde "Evrenin sonsuzluğu karşısında düşünmenin ve öğrenmenin amacı biraz daha aydınlanmaktan, bilincimizi ve duyarlılığımızı artırmaktan, işimizi biraz daha iyi yapmaktan başka ne olabilir?" sorusunu soran Bülent Eczacıbaşı bu çalışmasında da okurları keyifli, küçük düşünce gezilerine davet ediyor.
Hem basılı hem de e-kitap olarak satışa sunulan Biraz Daha Düşününce, Bülent Eczacıbaşı'nın İşim Gücüm Budur Benim (2018), Yoldan (2020), Aklımızda Bulunsun (2022) ve Dönüşümden Yansımalar (2022) yapıtlarının ardından yayımlanan beşinci kitabı.

9 Mart 2025 Pazar

Anlamın Şarkısı

 

Çok net ve öğretici bir manifesto.

Arka Kapak

Çalışıyoruz çünkü geçimimizi sağlamak zorundayız. Ama mesele sadece parayla ilgili olmayabilir. Dünya çalkantılar içindeyken, sağlığımız risk altındayken ve gelecek belirsiz görünürken, “maaşını al ve üret” sistemi yeterli gelmeyebilir. Belki de geleceğe tepeden inme yöneticilikle varılamıyordur. Peki ya bir insanın sahip olabileceği en iyi işi yaratırsak? Ortadan kalkması hâlinde insanların eksikliğini gerçekten hissedeceği bir kuruluş inşa edersek? Üstelik yaptığımız iş de bir şeyleri daha iyi hâle getiriyorsa? Seth Godin son kitabında bu soruları irdelerken her türlü ekip çalışması için âdeta bir manifesto yazıyor. Anlamlılık ve kültür üzerine kurulu bu çığır açıcı yaklaşım her türlü organizasyon ve ekipler için ilham verici öneri ve olasılıklarla dolu.

8 Mart 2025 Cumartesi

Cennette Bir Hafta


Merak uyandırıcı ve beklenmedik bir kurgu ile sonlanan bir hikaye. Hızlı okunabilen, akıcı bir kitap.

Arka Kapak

Kırklareli Dereköy’deki çiftlik evini bir butik otele dönüştüren yazar Zafer, İstanbul’da bir türlü “evrilememiş”, kendi deyimiyle “tersine doğal seçilim” yaşamış ve sonucunda da İstanbul’dan göçmüştür. “Eğer kalsaydım,” der, “gittikçe vahşileşen yaşam beni yiyip bitirecekti.”

Zafer, elindeki yaşamla hissettiklerinin arasındaki büyük çelişkiyi gördükten sonra kurduğu yeni düzende, dokuzuncu kitabını yazmaya karar verir.

2020 yazında, pandemi nedeniyle bomboş kalan oteline gelen bir kadın, onun akıp giden bu sakin hayatını alt üst edecektir. Bu tebessümde hem çılgın bir kalabalık hem de içe dönük yalnız bir kadın vardı. Aynı zamanda bir tehlike ve sadece kendi menfaati için var olan bir şey barınıyordu. Başkaldıran bir şey. Hiçbir şey ona yetmezmiş gibi bir doyumsuzluk. “Burası cennet,” dediğinde yaşamdaki erişilemez her şeyi ona yakınlaştıran ve yutan bir güç vardı.

Ancak kendini Ülkü diye tanıtan bu kadını, ergenlik yıllarındaki seks dergilerinde Elke adıyla gördüğünden emindir Zafer. “Kafam arı kovanı gibiydi. Nasıl Türkçe öğrendi? Yoksa başından beri Türk müydü? İmkânsız. Peki, şimdi ben ona nasıl davranmalıyım? Kendini hatırlayan birine nasıl tepki verir? Onu tanıdığımı söylemeli miyim, yoksa saklı mı tutmalıyım?”

Zafer ve Ülkü’nün bir haftalık dostlukları, hem büyük sırları ortaya çıkaracak hem de bu ıssız otelin mucizeleri gerçekleştirmeyi başarabildiğini gösterecekti.

Hakan Karahan’ın tek solukta okunan romanı Cennette Bir Hafta, göç nedeniyle kalabalıklaşan İstanbul, pandemiden dolayı yaklaşan ekonomik kriz, kadınlar, erkekler, aşk, seks, varoluşsal seçimler, ailevi travmalar, birey olmak ve ölüm gibi konularda okura yeni pencereler açmayı hedefliyor.