6 Haziran 2021 Pazar

Dijital Ruh

 

Edward Ashford Lee, Berkeley Üniversitesi’nde profesör.

Kitap, Yang ve Yin isimli iki bölümden oluşmaktadır. Yang içeriği; duvardaki gölgeler, doğa yasalarını icat etmek, şeylerin modelleri, donanım fanidir, yazılım dayanır, evrim ve devrim. Yin içeriği ise bilgi, yazılımın sınırları, ortak yaşam, determinizm (belirlenimcilik), olasılık ve olanak, son düşünceler. 

Yazar, kendini nerd olarak tanımlamaktadır. Nerd, teknik konulara, bilgisayarlara vb. aşırı ilgisi olan kimse anlamında kullanılmaktadır.

Kitaptan düşündüren notlar;

Mühendislikte bir model, o modele oldukça sadık bir uygulama bulabilirsek kullanışlıdır. Bilimsel bir model, doğanın bize sunduğu bir hedefe oldukça sadık ise kullanışlıdır. Bilim insanı, "Bu şey için bir model oluşturabilir miyim? diye sorar. Mühendis ise "Bu model için bir şey yapabilir miyim? diye sorar.

Yazılım, insan yaratıcılığı ve zanaatkârlığı için soyut bir ortam haline gelir ve kaynaklandığı fiziksel olgulardan daha çok bilişsel olgulara daha yakın bir benzerlik göstermeye başlar. Yazılım, sadece teknik değil, aynı zamanda kültürel, edebi ve sanatsal insan anlatımı için bir ortamdır.

Arka Kapak

Teknoloji geliştikçe insanların ona dair fikirleri de çeşitleniyor. Kimi algoritmaların her şeye hâkim olduğu bir gelecekten korkuyor, kimiyse o geleceğe olağanüstü bir coşkuyla yaklaşıyor ve fiziksel dünyadaki her şeyin aslında tamamen dijital bir hesaplama olduğunu söyleyecek kadar ileri gidiyor. Peki, gerçekte nedir teknoloji? Zaten var olan şeylerin keşfedilmesinden ibaret midir, yoksa buluşmalar mı var eder onu? Ne yöne doğru ve nasıl bir hızla ilerliyor? Mevcut hızıyla zaman içinde insana üstün gelebilir mi?

Dijital Ruh işte bu sorular etrafında inşa ediliyor. Yazar Edward Ashford Lee önce Platon’un felsefesine kadar geri gidiyor, teknolojinin insanlar tarafından keşfedilen Platonik İdeallerden oluştuğu düşüncesi ile yaratıcı bir süreç olduğu düşüncesini karşı karşıya getiriyor. Daha sonra insanlar ve makineler arasındaki rekabete odaklanıyor ve aslında böyle bir rekabet olmadığını, evrim sürecinden birlikte geçtiklerini iddia ediyor. Bir yin ve yang dengesiyle teknoloji tarihinin en alt basamağından en üst basamağına doğru tırmanarak okura adeta bir teknoloji felsefesi sunuyor. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder