Anlat Gerçeklerini

Tut elimi uzakta olsan da
Yüreğinin dost sesi duyulsun
Sıcacık parmak uçlarında

Sarıl yitimsiz anılara
Yalandan uzakta
Gerçeğin ışığında
Sevginin sıcacık kollarında

Yüzüme bak, uzakta olsan da
Hüzünlü gözlerinin alevi
Yansısın gizemli bakışlarına

Kuçak aç uzaklardan
Eskimemiş o günlere
Saklama gerçekleri
Anlat aşk ateşli yüreğinle

Kendin olarak, gülümse
Tanıdığım günlerdeki
Sen olarak kalabildinse eğer,
Aydınlığı geri getir gözlerime
Işık saçılsın yüzüme

Dökülsün gerçekler
Titrese de, dudaklarından
Düşlerde yaşanılmayan
O güzelim günleri anlatan

Ellerin, gözlerin, beynin
Bütünleşsin, kırılgan yüreğinle
Belki o zaman anlarsın
Yanık sevdalarının yitip gittiğini
Bilinmeyen yerlere

Boşuna bekleme
Yıldızlar çoktan taşındılar
Senin ulaşamadığın göklere.

Yıldız Tümerdem - 20 Ocak 2008

E-Eğitim Üretimi

Basit ama etkiliyi hedafleyin!
Ne kadar karmaşık bir yapı tasarlanırsa, harcanacak zaman ve eforda o doğrultuda artacaktır. Bu durumda en doğrusu basit ama etkili bir e-eğitimi hedeflemektir.
Kaynaklarınızı Akıllıca Yönetim!
Her şeyi birden tek bir e-eğitim ile sunmaya çalışmayın! Tek bir e-öğrenme içeriginde pek çok farklı ve önemli noktaya değinmeye çalışmak yerine, içerigi anlamlı parçalar halinde sunmayı tercih edin. Çok uzun derslerin kullanıcıların motivasyonunda düşüşe neden olduğunu aklınızdan çıkarmayın. Her şeyi tek bir seferde sunmak, hepsinin hedefe ulaşacağı anlamına gelmemektedir. Bu aynı zamanda e-öğrenmenin uygun biçimde değerlendirmesinide zorlaştıran bir yaklaşımdır.
Mutlaka bilinmeli mi? Bilinse iyi olur mu?
İçerik bu iki farklı bakış açısı ile tasarlanmalıdır. Göstermek istenenler ön plana çıkarılmalı, kullanıcıya da e-eğitim içerisinde istediği kısma erişebilmesine olanak tanıyan tasarımlar sunulmalıdır.
Sade daima güzeldir!
Kaynakları verimli bir şekilde kullanarak, hedefe yönelik, şık ve sade eğitimler tasarlanmalıdır. Kaliteli e-eğitimler üretmenin yolu birazda ne istedigini bilmekten geçmektedir. Ayrılan kaynakların karşılıgını alabileceginiz e-eğitimler üretmek için ihtiyaçlarınızın ne tür bir eğitime işaret ettigine dikkat edin. Hedefinizi iyi belirlediğiniz sürece, sade ama kaliteli, gösterişsiz ama verimli e-eğitimler üretmek mümkündür.

E-Eğitim Üretimi

Amacınızı netleştirin!
Gerçekte e-eğitimler ile asıl hedeflenen performansın artırılmasıdır. Ancak, e-eğitim günümüzde performansı artırmaktan ziyade, mevcut içeriği aktarmaya odaklı olmalarından kaynaklanmaktadır. Dolayısıyla, en başta üretilmesi gereken e-eğitim ile neyin hedeflendiği net bir şekilde belirlenmelidir. Eğitimin asıl hedefi performans hedefleri çerçevesinde belirlenmelidir. Bu performans hedefleri çerçevesinde e-eğitim içerigi netleştirilir ve eğer gerekiyorsa, ek performans arttırıcı önlemler düşünülebilir.
E-Eğitim Türleri:
1.Bilgiye Yönelik Eğitimler
Performans arttırım beklentisi bulunmamaktadır. Sadece bilgi vermek amaçlanmıştır. Bu eğitim türüne yeni ürünleri veya belli bir konuda mevzuatı tanıtan, ya da bir yazılımın yeni özelliklerini ele alan e-eğitimleri örnek olarak verebiliriz.
2. Yönteme Yönelik Eğitimler
Bu tür eğitimlerde bir çalışanın işini yaparken sıklıkla tekrar etmek zorunda olduğu adımları anlatan eğitimleri; örneğin kuruma özgü bir yazılımda bir işlemin nasıl yapılacağını ele alan eğitimleri örnek olarak verebiliriz.
3. Problemin Çözümüne Yönelik Eğitimler
Bu tür eğitimlerde adım adım izlenmesi gereken bir prosedürden ziyade problemi çözmeye yönelik prensipler vardır. Satış ve müşteri ilişkileri eğitimleri bu türe örnek olarak verilebilir.

2011 Eğitim Teknolojilerindeki Trendler!

LMS (Eğitim Yönetim Sistemi)
Eğitim Yönetim Sistemi, informal öğrenmenin giderek yaygınlaşması ile, öğrenmenin kontrollü bir ortamda sağlanması ve takip edilmesinin gerekli olup olmadığını belirlemektedir. Dolayısıyla, birçok LMS sağlayıcı şirket mevcut yapılarına işbirliği, bilgi paylaşımı sağlayan araçları ve sosyal medya entegrasyonunu dahil ederek daha geniş kapsamlı özellikler sunan altyapılar sunmaya başlamış bulunmaktadır.
Taşınabilir Video Teknolojileri
Taşınabilir video teknolojilerindeki gelişmeler ile birlikte birbirine birçok kanaldan bağlı olan sanal hayatlarımızın her yerinde bulunan video daha da çok ön plana çıkmaya başlamış bulunmaktadır. Flip ile başlayan ve rakiplerinin geliştirdiği diğer ürünlerle gelişen taşınabilir video kameralarıyla, HD videolar çekilebiliyor ve bunlar kolaylıkla youtube gibi video paylaşım sitelerine yüklenebiliyor. Günde yaklaşık 2 trilyon videonun izlendiği youtube göz önüne alındığında taşınabilir video teknolojilerinin önemi daha da çok artmaktadır. Videolara olan bu talep elbette videoların hayatlarımıza daha farklı ihtiyaçları karşılamaya yönelik entegrasyonunu sağlayacak çeşitli online hizmetlerin gelişmesine de yol açacaktır.
Mobil Öğrenme
Mobil içerikler günümüzde çok fazla ragbet görmeye başlamış bulunmaktadır. Mini mobil eğitimlerden performans destekleyici metaryallerin ve videoların sunulmasına kadar birçok alanda mobil öğrenme olanakları yakın zamanda birçok profesyonelin hayatında önemli bir yere sahip olacaktır. Tasarımsal anlamda mobil içerik geliştiriciler daha küçük ekran ve hafıza kısıtlarının aşılması için yeni yöntemler geliştirerek daha geniş kitlelere hızlı ve sürekli bir biçimde içerik ulaştırma imkanı yaratacaklardır.
iPad ve Diğer Tablet Cihazlar
Dokunmatik ekranların rahatlık ve taşınabilirlikle birleşmesi, etkileşimli eğitsel içeriklerin, dergilerin, gazetelerin ve sosyal uygulamaların ciddi oranda rağbet görmesini sağlamaktadır.
Bloglar
Bloglar herkese sesini duyurma, farklı insanlarla iletişim kurma ve görüş alışverişinde bulunma imkanı tanımaktadır. RSS teknolojisi ile birlikte, blog yazıları takip eden kullanıcılara hızlı bir şekilde ulaşmaktadır.
E-Kitaplar
Dijital kitapların yayınlanması ve bunlara rahat bir şekilde erişim sağlayan elektronik cihazların sayı ve niteliklerinin artması, eğitim ve içerik dağıtımı anlamında informal ve formal öğrenmeye katkı sağlamaktadır. Gelecekte de kurumlar mevcut eğitim içeriklerini indirilebilir formatlarda çalışanlarına sunmaya devam edecektir.

Eğitim Teknolojilerindeki Trendler!

2011 yılı için eğitim teknolojileri inovatif gelişmeler yaşamaktadır. İnsanların farkındalıklarının artarak bakış açılarının değişmesi durumu söz konusu olmaktadır.
Sosyal öğrenme gün geçtikçe yaygınlaşmaktadır. Facebook'ta 550 milyonun, Twitter'da ise 65 milyonun üzerinde kayıtlı kullanıcı bulunmaktadır. Sosyal medyayı kullanarak gelişim ve öğrenme imkanları yaratma olanakları önümüzdeki yıllarda daha da artacaktır.
Birçok çalışan profesyonel gelişim ihtiyaçları için kendi kurumlarının sunduğu olanaklar dışında sosyal medyayı da etkin bir biçimde kullanmaktadır. Artan talepleri karşılamak için yeni yeni hizmetler ortaya çıkmaktadır.
Örneğin, birçok eğitim uzmanı Twitter, Facebook ve benzeri hizmetleri kullanarak günün farklı saatlerinde bilgilerini paylaşmaktadır. Eğitim ile ilgili chat ve forum ortamları dünya çapında insanları bir araya getirerek fiziksel ve kültürel uzaklıkları ortadan kaldırmaktadır. Online iletişim ve işbirliğini kullandığımız tüm teknolojik cihazları kapsayacak şekilde artıracak ve insanların daha küçük, yoğun bilgi paylaşımının olduğu lokal topluluklar kurmasını sağlayacak yeni hizmetler görmeye hazır olmalıyız.

Sosyal Medya Neleri Değiştiriyor?

Gelişen sosyal medya kavramı, gelişen teknolojiler (web 2.0) ve 'Y' kuşağının yadsınamaz varlığı ile birlikte insanların öğrenme alışkanlıklarında da değişiklikler olmaktadır. Daha önce sınıf eğitimi ön planda iken şuan sosyal öğrenme ile bilgiye ulaşım tercih edilmektedir.
Geçmişte bilgiler, tek seferde ve büyük parçalar halinde aktarılırken, günümüzde küçük parçalı olarak sunulmaktadır.
Bireylerin eğitimlerini tamamlamalarından ziyade başarılı olmaları ön plana çıkmaktadır.
Devamli gelişen bir bilgi paylaşımı söz konusudur.
Çalışanların isteklerinden daha ziyade ihtiyaçları ön plana çıkmaktadır.
Her öğrenen aynı zamanda, farklı konularda bilgi ve tecrübesini paylaşan uzmanlar haline geldiklerinden; kullanıcı kavramının, öğrenen; öğrenen kavramının ise uzmana dönüştüğü bir sürece doğru geçiş olduğu görülmektedir.

Sosyal Öğrenme Mecrası

Ağ üzerinden iletişim ve etkileşim
Sosyal medyanın bir eğitim aracı olarak öne çıkması, ağ üzerinden iletişim, çoklu iletişim ve etkileşimli uygulamalar çerçevesinde olmaktadır. Sosyal medyanın çeşitli biçimleri: birlikte öğrenme, sosyal ağlar üzerinden iletişim, öğrenme grupları oluşturma, öğrenme oyunları, simülasyonlar, sanal dünyalar, rehberlik alma, mesajlaşma ve dünyanın her yerinden kişilerle mobil durumda dahi ortak projeler yürütmeye olanak tanımaktadır.
Birlikte Öğrenme
Tartışma halinde fikir alışverişi, sosyal medya sayesinde pek çok farklı şekilde gerçekleştirilebilir. Karşılıklı eleştri amaçlı iş değiş tokuşu ile katılımcılar, kendi işlerine başkalarının yorumlarını dahil edebilirler. Yoruma ve oylamaya izin veren internet siteleri aracılığıyla kişiler geri bildirim edinebilirler. Oluşturulan son ürün tüm katılımcıların katkılarını içerebilmektedir.
Birlikte öğrenme aynı zamanda birlikte çalışmayı ve işbirliğini doğal kabul eden yeni nesil çalışanların tarzıdır. İşbirliğini kolaylaştıran yeni teknolojilerle tanışık ve bir araya gelerek ortak paylaşımlarda bulunmak, beraber çalışmak için sosyal medyayı kullanmayı olanıklı kılmaktadır.

Sosyal Öğrenme

Sosyal medya araçları bireyleri elektronik ortam kullanarak biraraya getiren ve belli konular hakkında işbirliği yapabilme ve bilgi paylaşma gibi fonksiyonlar sağlayan yeni nesil araçlardır. Artık 'Sosyal Medya' yanlızca sosyal iletişim için alternatifler sunan bir mecra olmaktan çıkmış, öğrenme etkinliklerinin yeni mecrası da olmuş bulunmaktadır.
Bilgiye erişme ve öğrenme için kullanılan sosyal medya araçlarının sayısı her geçen gün artmaktadır. Facebook, Twitter, Friendfeed, Youtube gibi ortamlar ve çeşitli blog altyapıları en bilinen araçlardır.
Sosyal Medya kavramı herhangi bir anda herhangi bir yerden bilgiye erişim, çok sayıda kişiyle karşılıklı bilgi paylaşımı, eğitim programları, uzmanlar ve meslektaşlarla ağ üzerinden iletişim ve etkileşim imkanı sağlamaktadır.

"İnternetime Dokunma"

Konu ile ilgili yapılan açıklamalardan sanal alem tatmin olmadı 400 bin eylemci 15 Mayıs'ta Türkiye'nin bir çok ilinde gerçekleşecek "İnternetime Dokunma" eyleminde buluşacak.
Kamuoyunda "filtreleme" olarak bilinen İnternetin Güvenli Kullanımı Yönetmeliği'ne yönelik tepkiler devam ediyor. Sosyal ağlarda organize edilen protesto çağrıları çığ gibi büyüyor.
"Facebook'ta açılan "İnternetime Dokunma" adlı sayfada 15 Mayıs Pazar günü saat 14:00'da 10 ilde meydanlarda yapılması planlanan protesto gösterilerine katılacağını ilan edenlerin sayısı 400 bini geçti. Hedef 5 milyon kişiye ulaşmak. Bir başka organizasyonda "imza.la" adresli internet sitesinde yapılıyor. Sitenin yaptığı sansür karşıtı organizasyona katılan sayısı 20 bini geçti.

Y Kuşağı ve E-öğrenme 2020

Kurumlar, kendilerine özgü iç eğitimleri e-öğrenme platformuna sadece "oryantasyon eğitim içerikleri" olarak taşımakla kalmayarak kurumdaki tüm rollerin canlandırıldığı ve şirketin simule edildiği bir platformda yeni personellerini veya eğitime alınan personellerini bu ortamda canlı senaryolarla eğitip sınayabileceklerdir.
Kurumun doğru simülasyonu, aynı zamanda yaratıcılığın yeni senaryolarla ortaya çıkmasına, sorunlara alternatif çözüm sunabilecek personele yol açmak için yanlızca tek bir doğruya yönlendirmeyen onlara alternatif de sunan eğitsel senaryoların oluşturulması gerekliliğini doğuracaktır.
Zaman ve mekandan bağımsızlığı da ekleyince, kurum simulasyonunda "anında reaksiyon" tepkimelerinin ölçülmeside mümkün olacak, "problem karşısında verilen anlık tepkilerin ölçümü", "takım oyunlarının çeşitli zamanlarda oynanabilmesi" de mümkün olabilecektir.
Tüm bunlar artık Y kuşağının bağlantıda bulunduğu dijital platformların kendini geliştirmesi, alternatiflerin çoğalması ve hızlarının yükselmesi ile başlayacak ve bahsettiğimiz tüm gelişmeler ve yenilikler bu yeni hız ve alternatiflerle yerini suyun akışında bulacaktır.

Y Kuşağı ve E-öğrenme 2020

Önümüzdeki 10 yıl içerisinde dijital platformlar eğitsel platformlardan çok daha fazla yer alacaktır. İnternet bağlantı alternatifleri daha da çoğalacak, bağlantı hızı bügünle kıyaslandıgında oldukça yüksek olacak, cep telefonu, ipod, iphone, kindle, e-book reader, netbook, notebook ve pc ile internete bağlı olmanın haricinde evlerde kullanılan buzdolabı, pc-tv, alarm sistemleri, giysilere uygulanabilen alıcı-verici çip sistemleri vb. hayatın uzaktan erişilebilirliğini fazlalaştıracak gözükmektedir.
On-on beş yıldır dijital platformlarda eğitim alan, oyun oynayan, sosyal medyada bilgi paylaşan Y kuşağı, 2020 yılında hayatın geneline entegre olmuş bir elektronik yaşama çoktan kavuşmuş olacaktır.
Bu dönemde gerek bilginin aktarım tipinin değişimi, gerekse alınan bilginin uygulanma biçiminin değişimi söz konusu olacaktır. Bilgiyi elektronik olarak aktarıyor olmak, e-öğrenmenin eğitsel amaca ulaşmadaki başarısında yeterli olmayacak, elektronik bilgi aktarımındaki içerik ve yöntem zenginlikleri daha ön plana çıkıyor olacaktır.

Y Kuşağı ve E-öğrenme

Milli Eğitim Bakanlığına bağlı devlet ve özel okullarımızda öğrencilerin ilköğretim çağından itibaren kullanımına sunulan "bilgisayar destekli eğitim materyalleri", ödevlerin elektronik ortamda yapılabilmesi, yeni kuşağın ilköğretimden itibaren elektronik ortamdaki öğrenim süreçlerine alışkın olmasını sağlamaktadır. Bu kuşak elektronik eğitim süreçlerini daha sonra iş hayatında da kulanmaya sıcak bakmaktadır, bu duruma zaman ve mekandan bağımsızlık, tekrar edilebilirlik, simulasyonlarla zenginleştirildiği için kolay anlaşılırlık durumları etkilemekte ve tercih edilnesini sağlamaktadır.
Yeni kuşak, içerisinde birden çok alternatif yol tanıyan ve her yol içerisinde alınabilecek bireysel kararların sonuçlarını canlı olarak görebilecekleri, görülen sonuçlara dair analizleri rahatlıkla yapıp yeni bir karar alma ve yeni bir yol öğrenecekleri, sonuçlara bağlı olarak mantıksal geri dönütleri görüp bilinçli şekilde kendilerinin yönlendirebileceği yollarla oluşturabilecekleri platformları tercih etmektedirler.
Ayrıca internet bazlı sosyal medyanın yeni kuşağın hayatında önemli bir yeri bulunmaktadır. Bir bilginin paylaşılması konusunda facebook, twitter gibi sosyal medya araçlarının önemi büyüktür. Bilgi ve tecrübeyi bir sosyal platformda aynı anda paylaşabilmek, bu yeni tecrübeye dair fikrini önemsedikleri grubun geri dönüşlerini hızlıca alabilmek Y kuşağı için önem arzetmektedir. Sosyal medya, tecrübelere dair objektif yorumları alabilmeleri, tüm yalınlığıyla akranlarının aynı tecrübeye ya da bilgiye dair düşündüklerini görüp buna göre bilgiyi koruma ya da görmezden gelme yolunu seçtikleri alanı ifade etmektedir. Dolayısıyla sosyal medya, 2010 yılında Y kuşağı için eğitim faaliyetlerinin de henüz yeterince varlığı kabul edilmemiş ama ağırlığı hissedilen tarafını oluşturmaktadır.