Yaşam için 13 Satır

1. Seni sen olduğun icin değil, seninle birlikte olduğumda ben olduğum için seviyorum.

2. Hiç kimse gözyaşlarını hak etmez, onlara layık olan kişi ise seni ağlatmaz.

3. Sen istediğinde sana aşık olmaması, sana aşık olmadığı anlamına gelmez.

4. Gerçek arkadaş, elini tutan, kalbine dokunandır.

5. Birisine yabancılaşmanın en kötü biçimi yanında oturuyor olup ona hiç bir zaman ulaşamayacağını bilmektir.

6. Hiç bir zaman gülümsemekten vazgeçme, üzgün olduğunda bile! Gülümsemene kimin, ne zaman aşık olacağını bilemezsin.

7. Tüm dünya için sadece bir kişi olabilirsin fakat bazıları için sen bir dünyasın.

8. Zamanı onu seninle birlikte geçirmeye hazır olmayan biriyle geçirme.

9. Belki de Tanrı uygun kişiyi tanımandan önce yanlış kişilerle tanışmanı, onu tanıdığında minnettar olman için istedi.

10. "Bitti" diye üzülme, "yaşandı" diye sevin.

11. Her zaman seni üzecek birileri olacaktır, yapman gereken insanlara güvenmeye devam etmek, kime iki defa güveneceğine daha fazla dikkat etmektir.

12. Birini daha iyi tanımadan ve bu kişinin senin kim olduğunu bilmesinden önce kendini daha iyi bir kişiye dönüştür ve kim olduğunu bilerek kendine güven.

13. Kendini çok zorlama, en güzel şeyler onları en az beklediğinde olur.

"YAŞANAN HERŞEYİN BİR SEBEBİ VARDIR"

Gabriel Garcia MARQUES

Alan Adları Kalkıyor

Uluslararsı İnternet Tahsisli Sayılar ve İsimler Kurumu (ICANN), tarihi bir karara imza atarak internetteki alan adları uzantılarını serbest bıraktı. Birçok alan adının com, net, org gibi uzantılara hapsolduğunu ve bunun gelişen internet dünyası için engel oluşturduğunu düşünerek bu kararı aldı.
Sektör yetkilileri firmaların bu uygulamaya öncülük yapmasını beklemekteler. Kararın, kendi markalarını kontrol etmek isteyen insanlara inanılmaz fırsatlar sunacağı tahmin edilmektedir. Dolayısıyla, kararla beraber kurumsal alan adları ucuz da olmayacak. Bir şirket kendi markasını alan adı olarak kullanması için sadece başvuru ücreti olarak 185 bin dolar ödemesi gerekecek. Onay içinde birden fazla kriter söz konusudur. Sadece kurumsal şirket başvuruları degerlendirmeye alınabilecek, bireysel başvurular kabul edilmeyecek.
Yeni adlar 2012 yılında verilecek.

Mobil Pazarlana'nın Geleceği İstanbul'da Konuşulacak

Mobil pazarlama ve reklam dünyası Mobil Pazarlama Sohbetleri 2011’de buluşuyor. Mobil Pazarlama Birliği (MMA) Türkiye’nin ev sahipliğinde 28 Haziran’da gerçekleşecek organizasyonda mobil pazarlama ve mobil reklamın geleceği tartışılacak!

http://sosyalmedya.co/mobil-pazarlamanin-gelecegi-istanbul/

Dijital Mahremiyet

Bilgi ve iletişim teknolojilerinin yaygın kullanımından kaynaklanan mahremiyete yönelik tehditler ve bunlara karşı alınabilecek önlemler, 20 Haziran Pazartesi ve 21 Haziran Salı günü Sabancı Üniversitesi tarafından gerçekleştirildi, "Privacy: Beginning or the End?" (Mahremiyet: Başlangıç mı, Son mu?) konulu uluslararası bir konferansta tartışıldı.
Avrupa Birliği tarafından desteklenen Mobility, Data Mining and Privacy-Mobilite, Veri Madenciliği ve Mahremiyet) projesi kapsamında gerçekleşen konferans, Türkiye'de uluslararası çapta yapılan ilk toplantıdır.
Mahremiyetin bireysel, toplumsal ve kurumsal boyutları; mahremiyetin sınırları ve kapsamı; bilgi ve iletişim platformları (her türlü medya, sosyal paylaşım ağları) ile mahremiyet çıkarları arasında denge kurulması; bireylere dair bilgilerin mahremiyet gözetilerek toplanması, saklanması, kullanılması ve benzeri sorunlar Avrupa Konisyonu, Almanya, İsrail, ABD, İtalya, Yunanistan ve Türkiye'den katılan uzmanlarla tartışıldı.
Sonuç olarak, 'Dijital Mahremiyet' Türkiye'de ilk kez uluslararsı boyutta tartışıldı.

Tavsiye Ediyorum; Okuyunuz!

Geçtigimiz hafta Oruç Aruoba'nın "İle" si ile başlayan yolculugum, yazarın diline, anlatımına, düşünceleri ifade ediş biçimine hayranlıgım ile devam etmekte. Her kelimesinde düşündüren, ruhuma iyi gelen bir kitap.
Okura kendini tanıma ve yenileme fırsatı veren, kendini ve ilişkilerini sorgulatan bu felsefeci ile tanışmanızı ve kitaplarını okumanızı şiddetle tevsiye etmekteyim.

Blended Learning (Karma Eğitim)

Karma Eğitim Nedir?

• Bağlamı / ortamı çeşitlendirmek: Temel bakış açısı, karma öğrenmeyi sosyal bağlam açısından ele almaktır. Çalışanlar öğrenmeye hedef olan konuyu tek başına, bir başka kişiyle (koç eşliğinde, birebir çalışarak) ya da bir grup insanla birlikte öğrenebilirler. Bunların birarada kullanılması öğrenmeyi daha verimli hale getirmektedir.
  
• Kullanılan medyayı / araçları çeşitlendirmek: Sınıf içi eğitim, e-öğrenme, eğitim videoları, destek materyalleri gibi çeşitli yöntem ve araçlar öğrenmeyi daha etkili bir şekilde gerçekleştirebilmek için bir arada kullanılabilirler.

Karma Eğitim Fikrinin neresi yeni?
Kullanılabilecek yöntem ve araçların çeşitliliğinin artmasıyla üretilebilecek çözümlerin çeşitliliğinin de artması. Bu açıdan baktığımızda, informal ve sosyal medya araçlarının yaygın kullanımı ile sosyal öğrenme son dönemde karma eğitime yeni bir soluk getirmiştir. E-öğrenme ve sınıf içi eğitimler formal öğrenmenin bir parçası olarak ele alınabilir. Çalışanların iş başındayken ve birbirleri ile görüş paylaşarak öğrendiklerini ise informal öğrenme altında değerlendirebiliriz. Karma eğitim ise bu iki öğrenme yöntemi arasında köprü olabilecek bir niteliğe sahiptir.

Karma Eğitim Tasarlarken Sorulması Gereken Sorular

• Tam olarak hedeflenen ne? Eğitim amacı hangi bileşenlerden/alt hedeflerden oluşuyor? Eğitim programı bittiğinde kişilerden neyi başarmış olmalarını istiyoruz?
• Eğitim programını alacak kişilerin belirleyici, öne çıkan özellikleri neler?
• Bütçe, zaman, teknoloji vb. anlamda kısıtlar veya fırsatlar nelerdir?
• Karma eğitim uygun görünüyor. Peki ya sonra?

Eğitim yöntemlerine karar verdikten sonra, bu yöntemlerin en etkili şekilde verileceği medya ve kanalları (yüz yüze eğitim, e-öğrenme, e-kütüphane, eğitim videoları vb.) belirleyebiliriz. Örneğin; kişilerin tek başına alacakları, vaka ve eğitsel örneklerle zenginleştirilmiş bir e-eğitim ile birlikte sosyal medya araçlarından faydalanılarak oluşturulmuş bir çalışan bilgi ağı kurgulanarak, öğrenme sürecinin devamlılığı sağlanabilir.