30 Temmuz 2021 Cuma

Bu Tez Nasıl Bitecek?

Yazar Eyüp Aygün Tayşir, bilimsel bir araştırmanın nasıl yapılması gerektiğini, bu bağlamda bir araştırma önerisinin nasıl tasarlanması gerektiğini, bilime nasıl yaklaşılması gerektiğini ve bilimsel olduğu iddia edilen bulguların, bilimsel olup olmadıklarına nasıl karar vermemiz gerektiğini açıklamak için kitabı yazın literatürüne kazandırmış bulunmaktadır.

Kitabın birinci bölümünde araştırma tasarımının ilk aşaması olan araştırma sorusunun bulunması, ikinci bölümde, araştırma sorusuna yönelik bir yanıt verme potansiyeli olan alternatif kuramlar hakkında bilinmesi gerekenler ve kuramlardan türeyebilecek hipotezlerin oluşturulması, üçüncü bölümde ise araştırmanın ampirik kısmının nasıl tasarlanacağı ve bu bağlamda örnek, örneklem, veri toplama, ölçme, ölçekler, ölçek geliştirme, geçerlilik ve güvenilirlik gibi konulara ilişkin açıklamalar yer almaktadır. Son bölümde ise positivist araştırma paradigmasına yönelik post-modern eleştirilere değerlendirilmiştir.  

Arka Kapak

“Bu tez nasıl bitecek?” sorusu yüksek lisans ve doktora yapan öğrencilerin birbirlerine ve kendilerine sıklıkla sorduğu bir sorudur. Bazen yakınmayla, bazen yılgınlık ve bıkkınlıkla, bazen de hakikaten tıkanma ve çaresizlikle sorulur. Danışmanla yapılan görüşmeler, tez yazan arkadaşlarla fikir teatileri, lisansüstü öğrencileri için oluşturulmuş özel toplantılar da zaman zaman bu soruya yanıt vermeye yardımcı olmaz.

Bu Tez Nasıl Bitecek? Lisansüstü Öğrencileri İçin Araştırma Kılavuzu, bu sorunun önüne geçmeyi değil, nedenlerini tespit edebilmeyi öneriyor. Hazır yanıtlar sunan bir reçete vermektense, soruları ve yanıtları zenginleştiren bir yol arkadaşlığı vaat ediyor. Lisansüstü öğrencilerinin elinin altında bulunması gereken değerli bir tartışma kılavuzu…

“Bu kitap nihayetinde, kendisi de hâlâ öğrenmek için çabalayıp duran birinin iyi niyetli bir çabasından fazlası değildir. İyi örnekleri okumak ve benzetmeye çalışarak ilerlemek bizi zaman içerisinde ilminde ve sanatında önceki haline nazaran daha ‘usta’ insanlara dönüştürecektir. Ve bu sonu olmayan bir süreçtir.”


22 Temmuz 2021 Perşembe

Asi Kızlara Uykudan Önce Hikayeler

 

Kitabın yerli versiyonun yapılması için yayınevine e-mail attığım doğrudur:) Yalnız olmadığımı önsözden net bir şekilde anladım. Türkiye'den 100 olağanüstü kadının hikayesini tek solukta okudum. 

Önyargılara kulak asmadan, kendi kararlarının ve hayallerinin peşinden koşarken önüne çıkan hiçbir engele aldırmadan emin adımlarla ilerleyen 100 kadın. Kiminin fiziksel engelleri var, kiminin toplumsal. Ortak noktaları ise: hayal kurmaları, çalışmaları ve başarmaları. Okuyucularına ilham vermesi dileğiyle... 

Arka Kapak

Doktorlar, öğretmenler, mucitler, sporcular, yazarlar, savaş kahramanları, bilim insanları…

Aralarında Müzeyyen Senar, Nene Hatun, Ayşen Gruda, Leylâ Erbil, Ümmiye Koçak, Canan Dağdeviren gibi isimlerin de olduğu, Türkiye’nin her yerinden, her köşesinden yüz olağanüstü kadın. Kimi toplumsal önyargıları yıkmış, kimi fiziksel engellerin üstesinden gelmiş, birbirinden zeki, birbirinden başarılı kadınlar. Bazıları geçmişin tozlu sayfaları arasından çıkıp geldi, bazıları daha kendi tarihlerini yazmaya yeni başladı. Ortak noktaları belli: Hepsi hayal etti, çalıştı, ne olursa olsun pes etmedi ve başardı.

Onlarca dile çevrilen ilk iki kitabıyla çok satanlar listelerinden inmeyen, kadın erkek her yaştan insanın baş ucunda kendine yer bulan Asi Kızlara Uykudan Önce Hikâyeler, bu defa Türkiye’den hikâyelerle, farklı mesleklerden ve farklı yaşlarda kadınların başarı öyküleriyle ilham vermeye hazırlanıyor!

13 Temmuz 2021 Salı

Katilin Şeyi

Polisiye okumayı çok seven ve uzun zamandır çeşitli sebeplerle uzak kalan bendeniz, Algan Sezgintüredi ile Katilin Şeyi aracılığı ile tanışmış olmaktan memnun oldum.

Sıradan bir seri katil cinayeti gibi görünen hikayenin tahmin edilmesi güç bir kurgu ile nihayetlenmesi okuyucunun merakına değiyor.

Polisiye akışı içerisinde, iki acemi dedektifin, işin inceliklerini kavrama ve işi kendi özellerinde geliştirme yolculuğuna da tanık olunan kitabı polisiye severlere tavsiye ederim.

Arka Kapak

İrikıyım et kafalardan da değilim; mesleğim dâhil herhangi bir konuda uzman sayılmam ama memleket geneline göre, en azından kendi yaş grubuma göre, çok kitap okuduğumu söyleyebilirim. Tabii, çok okumanın yanında ne okuduğun ve okuduğundan ne anladığın da önemli.

Vedat Kurdel.

Özel dedektif.

Kendi deyişiyle “manda gibi” bir adam. Vicdan hariç, zekâdan yakışıklılığa, akla gelecek her konuda vasatın taş çatlasa bir tık üstü. Kimi yerde vurdumduymaz, kimi yerde papatya kadar beyaz ve ince. Sen, ben, o, hepimiz gibi biri kısacası.

Bir farkı, belki biraz kısmetli olması.

Kısmeti, şekilden alamadığı nasibi zekâdan almış, ufacık tefecik, Karamürsel sepeti zannedeni fena yanıltan ortağı Tevfik Dağdelen yahut adını söylemekle uğraşmak istemeyen herkesin deyişiyle Tefo.

Bir de şey var: Vedat, acemi bir yazar ve feci geveze.

Katilin Şeyi, Vedat ile Tefo’nun suçla, suça dair anca kulaktan dolma bilgilerle, acemice, yumruk yumruğa, zekâ zekâya kapışmalarının başlangıcı. Bir seri katil hikâyesi… mi?

Hem öyle, hem değil.

...dolunay konusunda en ilgimi çeken şey, tam da bana yakışacak şekilde, kurt adam hikâyeleriyle Heybeli'de her gece mehtaba çıkılmasını anlatan şarkıdır, o kadar.

Algan Sezgintüredi, bu ilk polisiye romanında iki sevimli arkadaşın heyecanlı maceralarını kahramanı Vedat’ın ağzından aktarırken mizah öğesine de yer vermiş. Ama polisiyelerin izin verdiği miktarda. “Katilin Şeyi”, daha ilk sayfalarından başlayarak merak duygusunu sürekli tutan ve temposunu düşürmeyen bir roman. –Ömer Türkeş

9 Temmuz 2021 Cuma

Hoşbeş

John Berger'in, Görme Biçimlerinden sonra okuduğum ikinci kitabı Hoşbeş.

11 kısa öyküden oluşan kitap adete yazarın okuru ile sohbeti algısı yaratıyor.

Kitap, geçmişten gelen mirasımız ve tanık olduklarımız sayesinde, direnecek cesareti bulacak ve şimdi hayal edemeyeceğimiz koşullar altında direnmeyi sürdüreceğiz ve dayanışma içerisinde beklemeyi öğreneceğiz paragrafı ile son buluyor.

Tıpkı bildiğimiz her dilde övmeyi, sövmeyi ve küfür etmeyi ilelebet sürdüreceğimiz gibi... 

Arka Kapak

"Gizli bir yetimler ittifakı öneririm. Birbirimize göz kırparız. Hiyerarşiyi reddederiz. Her türlü hiyerarşiyi. Dünyanın pisliğini olduğu gibi kabullenir, buna rağmen nasıl hayatta kaldığımıza dair hikâyeleri paylaşırız. Münasebetsiziz biz, kopuğuz. Evrendeki yıldızların yarısından fazlası hiçbir takımyıldıza ait olmayan yetim yıldızlardır. Takımyıldızların hepsinden daha fazla ışık verirler."
-John Berger-

Berger'ın ağaçlar, taşlar, çiçekler, belli belirsiz ışıltılar ve biz okurlarla yaptığı bir hoşbeş bu denemeler. Her şeye rağmen dünyaya umutlu gözlerle bakabilmemiz için.